Tabutuma Somaspor’un Bayrağını, Siyah-İncilerin Kaşkolunu Örtsünler!
1994 ile 2000 yılları arasında, futbolla yakından ilgilenen jenerasyon, Amigo Ayı Ahmet (affına sığınıyorum Ahmet Yörük abi) adını duyunca, ”o da kim miş?” diyenlerin sayısı pek azdır.
SOMADASPOR
Bu yazı 31 Aralık 2017 tarihinde (şuradaki) yazdığım ”O Bir Efsane” adlı yazımızdan derlenerek sunulmuştur..
Linyitspor’un 3.lig ve 2.ligde mücadele ettiği o yıllarda tribünlerde Amigo Ahmet fırtınası eserdi.
Soma nüfusunun 60-70 bin kişiye telaffuz ettiği o yıllarda tribünlere 3-4 bin kişiyi toplayan Amigo Ahmet, Türkiye liglerindeki amigoları kıskandıracak bir tribün lideri idi.
O dönemlerde sahada olan biri olarak; Ayı Ahmet’in o gür sesinden çıkan ”LİNYİT, LİNYİTT, LİNYİTTTT” tezaruatları hala dün gibi kulaklarımda..
ŞAMPİYONLUK OLMADAN ASLA
Siyah-inciler taraftar grubuyla tribünleri coşturan vefakar amigo, yıllar önce karşılaşmamızda bana şunları söylemişti. ”Sağlık durumum tribünlere gitmeme engel olsa da, Somaspor profosyonel lige çıkmadan bu kutsal emaneti bırakmayacağım”demişti. Tam bir Somaspor fanatiği olan ve tribünlerin unutulmaz amigosu Ayı Ahmet, bel ve boyun fıtığına ilave kilosundan dolayı kendi başına hareket edemiyor.
AYI AHMET VE SESSİZLİK!
Arşivimde Denizlispor ile deplasmanda oynadığımız karşılaşmaya ait maç bilgileri ulaştı elime. Maç bilgilerini incelerken aklıma hemen Ayı Ahmet geldi.
1999 yılında Denizlispor ile deplasmanda ilk defa gece maçı oynayacaktık. Bizim açımızdan maçın önemi prestijden öteye değilken, 1.lige çıkma adına Denizlispor’un mutlaka kazanması gereken bir maçtı. Gelin gibi süslenen bir stad ve dolu tribünler önünde, sahaya çıktık.
Maçın hemen başında M.Murat Aral’ın golüyle 1-0 öne geçtik. (TFF’nin sitesindeki şuradaki bilgilerde bizim attığımız golün dakikası 89 olarak yazılmış. Hayır öyle değil. Maçın hemen başında Murat’ın golüyle biz öne geçmiştik) Yaklaşık 5000 kişilik statta çıt çıkmaz iken; gür bir ses ”GOLLLL, LİNYİT, LİNYİTTTT” diye bağırması bizim gol sevincimizi bir kat daha arttırmıştı. Denizlispor taraftarları, şampiyonluğa giden yolda kaybedilecek puanın telafisi olmayacağını bilmelerine rağmen, 5000 kişilik stad tek başına cesaret gösterip ”GOLLL, LİNYİT, LİNYİTTT” diye bağıran amigo Ahmet’i ayakta alkışlamıştı.
18 NİSAN 2019
İşte bizim Amigo Ahmet, armasına son derece bağlı, böyle bir fanatik amigo idi.
Şu an 66 yaşında..
Bel ve boyun fıtığına ilave kilosundan dolayı kendi başına hareket edemiyor.
El ve ayakları neredeyse kullanamıyor..
Yattığı yerden bile bir başkasının yardımıyla doğruluyor.
Yani anlayacağınız evde yatağa bağlı..
Onu sevindiren en yegane unsur, yıllarca peşinden koştuğu, uğruna dayaklar yediği gönülden bağlı olduğu Somaspor’un grup şampiyonluğunu elde etmesi oldu.
Ahmet ağbimizin Somaspor yönetiminden en çok istediği şey; Play-OFf maçına sedyede de olsa gidip izlemek..
Yılların amigosunun dilinden düşmeyen tek şey; ”Somasporum şampiyon olmadan asla ölmeyeceğim”
Ziyaretine giden arkadaşlarımız Engin Özdemir ve Murat Taş’a eski anılarından bahsetmiş..
O anılarından bir tanesini ise gözleri dolu dolu anlatırken, bir maç sonrasında gözaltına alındığını deplasmana gelen 7 otobüs dolusu taraftarların kendini almadan gitmediğini, arkadaşlığın gerçek taraftarlığın bu olduğunu söyledi.
Ayı Ahmet, sohbetin sonlarına doğru Soma siyah-incilere ve Soma’lılara çok selamlarını iletti. Ahmet abinin tek dileğinin Somasporun 3.lige çıktığını görmek ve kupayı da kaldırmak olduğunu söyledi.
Kapıdan ayrılırken büyük bir üzüntü ve heyecan içinde: “Şampiyonluktan sonra da ölürsem tabutuma Somaspor’un bayrağını, siyah-incilerin kaşkolunu örtsünler” diye vasiyette bulunmuş.
Sevgili Ahmet abi, Rabbim sana sağlık, sıhhat versin. İnşallah tez zamanda eski sağlığına kavuşup, ”Siyah-Beyaz-En Büyük Soma” diye üçlü çektirirsin.. Allaha emanet ol!